English    Türkçe    فارسی   

5
3382-3391

  • İnanmadı,başkasına sordu,o da evet deyince,
  • İnandı,yüzü sapsarı kesildi,müslümanlık hevesi kalmadı.
  • Ben de teşvişten,azaptan kurtuldum,dün gece korkusuz,rahat bir uyku uyudum.
  • Onun sesinden bundan dolayı rahatlaştım.Onun için de ona hediye getirdim;nerde o adam? 3385
  • Müezzini görünce bu hediyeyi kabul et dedi,beni dertten kurtardın,elimi tuttun.
  • Bana öyle bir ihsanda bulundun ki senin azat kabul etmez bir kulun oldum.
  • Malda,mülkte,zenginlikte tek bir kişi olsaydım ağzını altınla doldururdum.
  • İşte sizin imanınız da bunun gibi riya,geçici bir şey.O ezan gibi yol kesici.
  • Fakat Bayezid'in imanına,onun doğruluğuna karşı gönlümde nice hasret var. 3390
  • Hani şu kadın gibi..Eşeğin çiftleşmesini gördü de dedi ki:Amanın,şu tek erkeğe bakın!