English    Türkçe    فارسی   

5
3956-3965

  • Bu gülüşten gönlüme bir şüphe düştü. Hileye kalkışma, doğru söyle.
  • Yalanla beni kandırmaya kalkışırsan, yahut boş bir bahane icat edersen,
  • Ben bunu anlarım, gönlümde bunu anlıyan bir nur vardır. Doğruyu söylemek gerek vesselam.'
  • Bil ki padişahların gönüllerinde ulu bir ay vardır. Bazı bazı gaflet yüzünden bulut altına girer ama ehemmiyeti yok.
  • Gönülde gezip dolaşma zamanı bir ışık vardır ki hiddet ve hırs vaktinde liğen altında gizlenir. 3960
  • O anlayış, şimdi benim dostumdur. Söylenecek sözü söylemezsen,
  • Bu kılıçla boynunu vururum. Bahanen hiç fayda vermez.
  • Doğru söylersen seni azad ederim. Tanrı hakkı için neşeni kırmam.
  • Yedi mushafı birbiri üstüne koyup sözünü tutacağına yemin etti.
  • Cariyeceğizin kılıç korkusiyle o sırrı Halifeye açması, Halifenin doğru söyle, bu gülüşün sırrını bildir, yoksa seni öldürürüm demesi
  • Cariye âciz kalınca ahvali anlattı. O yüz Zâl'e bedel olan Rüstem'in erliğini söyledi. 3965