- Niyaz yolu emin bir yoldur. Nazı bırak da o yola düş. 545
- ایمن آبادست آن راه نیاز ** ترک نازش گیر و با آن ره بساز
- Nice nazlananlar vardır ki kol kanat çırpar ama nihayet o hal adama vebal olur.
- ای بسا نازآوری زد پر و بال ** آخر الامر آن بر آن کس شد وبال
- Nazın güzelliği seni bir an yüceltse bile onun gizli korkusu, seni eritir mahveder.
- خوشی ناز ار دمی بفرازدت ** بیم و ترس مضمرش بگدازدت
- Bu yalvarışa gelince: Seni zayıflatır. Zayıflatır ama parlak ayın on dördü gibi baş köşeye geçirir.
- وین نیاز ار چه که لاغر میکند ** صدر را چون بدر انور میکند
- Ölüden diriyi çekip çıkarınca ölen, doğru yolu bulur.
- چون ز مرده زنده بیرون میکشد ** هر که مرده گشت او دارد رشد
- Diriden ölüye çıkarınca da diri nefis, ölüm tarafına yönelir, ölüm tarafına dönüp dolaşır. 550
- چون ز زنده مرده بیرون میکند ** نفس زنده سوی مرگی میتند
- Öl ki hiçbir şeye ihtiyacı olmayan diri Allah, ölüden diri meydana getirsin. Allah, bu ölü bedenden meydana bir diri getirsin.
- مرده شو تا مخرج الحی الصمد ** زندهای زین مرده بیرون آورد
- Kış olursan baharın gelişini, gece kesilirsen gündüzün oluşunu görürsün.
- دی شوی بینی تو اخراج بهار ** لیل گردی بینی ایلاج نهار
- O kanatları yolma ki bir daha yerine yapışmaz. Ey güzel yüzlü, yasa düşüp yüzünü yırtma.
- بر مکن آن پر که نپذیرد رفو ** روی مخراش از عزا ای خوبرو
- Kuşluk güneşine benzeyen o güzelim yüzü yırtmak, yanlış bir iştir.
- آنچنان رویی که چون شمس ضحاست ** آنچنان رخ را خراشیدن خطاست