English    Türkçe    فارسی   

5
827-836

  • Üçüncüsü de, alemde ahmak adamlar arasında belalara uğrayan alimdir.
  • Çünkü yücelikten horluğa düşmek, bedenden bir uzvu kesmektir.
  • Bedenden ayrılan uzuv, ölür, yeni kesilmiş uzuv bir müddet oynar, oynar ama bu hareket sürüp gitmez.
  • Geçen yıl Elest kadehinden şarap içen, bu yıl baş ağrısına eza ve cefaya uğrar. 830
  • Köpek gibi bayağı olan kişide padişahlık hırsı ne gezer.
  • Suçu olan tövbe eder. Yolu kaybeden kişi ah eder.
  • Ceylan yavrusunun eşekler ahırına düşüp mahpus olması , eşeklerin o gariple gah savaşarak gah alay ederek eğlenmeleri, gıdası olmayan kuru ot yemeye mecbur oluşu… Bu, Tanrı’nın has kulunun sıfatıdır, o da dünya, hava ve heves ve şehvet ehli arasında bu hale düşmüştür.”İslam garip başlar garip biter. Ne mutlu gariplere” denmiştir. Tanrı Peygamberi doğru söylemiştir.
  • Avcının biri, bir ceylan tuttu. O merhametsiz herif, ceylanı ahıra kapattı.
  • Ahır, öküzlerle, eşeklerle doluydu. O herif de ceylanı, zalimler gibi bu ahıra hapsetti.
  • Ceylan, ürkekliğinden her yana kaçmakta idi. Avcı, geceleyin eşeklere saman veriyordu. 835
  • Her öküz, her eşek, açlığından samanı şeker gibi yiyor, şekerden de hoş buluyordu.