English    Türkçe    فارسی   

5
91-100

  • Bu çeşit rezillik toprakla bile örtülemez diye içinden yüzlerce defa coştu, köpürdü.
  • Uykum uyanıklığımdan beter. Burada yiyor orada pisliyorum dedi.
  • Kafir, mezarın dibinde nasıl bağırırsa o da öylece keşke geberseydim demeye koyuldu.
  • Bu gece bir geçse de kapının açılmasını duysam diye beklemeye başladı.
  • Ok yayadan fırlar gibi kimsecikler görmeden kaçmayı kurmaktaydı. 95
  • Hikaye uzundur kısa kesiyorum. Nihayet kapı açıldı, o da dertten gamdan kurtuldu.
  • Mustafa aleyhisselam’ın, oda kapısını açması ve konuğun, onu görüp utanmaması, dilediği gibi dışarı çıkması için kendisini gizlemesi
  • Mustafa sabahleyin gelip kapıyı açtı. Sabah o yolunu sapıtmış kişiye yol gösterdi.
  • Mustafa , o belalara uğrayan utanmasın diye gizlendi.
  • Kapıyı açanı görmesinde serbestçe dışarı çıksın diyordu.
  • Ya bir şeyin ardında gizlendi, yahut da Allah eteği Mustafa’yı ondan gizledi. 100