- Ey aziz, gönül Mısırında kıtlık başlıyor. Aman padişahım bunu caiz görme.
- قحط از مصرش بر آمد ای عزیز ** هین مباش ای شاه این را مستجیز
- Padişahım, senin hapsinde bir Yusuf’um ben. Lûtfet, beni kadınlardan kurtar. 2795
- یوسفم در حبس تو ای شه نشان ** هین ز دستان زنانم وا رهان
- Arşta oturup duruyordum. Anamın şehveti “inin” emri ile beni buraya attı.
- از سوی عرشی که بودم مربط او ** شهوت مادر فکندم که اهبطوا
- O tam yücelikten bir kocakarının hilesiyle rahim zindanına düştüm.
- پس فتادم زان کمال مستتم ** از فن زالی به زندان رحم
- Ruhu ta arştan bu yurda getirdi. Hasılı kadınların hilesi pek büyük.
- روح را از عرش آرد در حطیم ** لاجرم کید زنان باشد عظیم
- İnişim, önce de kadın yüzünden, sonra da kadın yüzünden. Ruhtum, nasıl oldu da bedene büründüm?
- اول و آخر هبوط من ز زن ** چونک بودم روح و چون گشتم بدن
- Ya bu düşkün Yusuf’un ağlayıp inlemesini duy, yahut o âşık Yakub’a merhamet et. 2800
- بشنو این زاری یوسف در عثار ** یا بر آن یعقوب بیدل رحم آر
- Kardeşlerimden mi feryat edeyim, kadınlardan mı? Âdem gibi cennetlerden düştüm ben!
- ناله از اخوان کنم یا از زنان ** که فکندندم چو آدم از جنان
- Kış yaprağı gibi soldum, çünkü vuslat cennetinde buğday yedim.
- زان مثال برگ دی پژمردهام ** کز بهشت وصل گندم خوردهام
- Senin lûtfunu, ihsanını, o barış selâmını o güzel haberini duyunca,
- چون بدیدم لطف و اکرام ترا ** وآن سلام سلم و پیغام ترا