- Aşağılık kimselerin ihsanı, kumdan artık bile olsa yine sen ölürsün, o vergiler senden arda kalır.
- گر بود داد خسان افزون ز ریگ ** تو بمیری وآن بماند مردریگ
- Akis, gözde ne kadar kalabilir ki? Ey eğri gören, aslı görmeyi kendine hüner yap.
- عکس آخر چند پاید در نظر ** اصل بینی پیشه کن ای کژنگر
- Tanrı, yalvarıp yakaranlara ihsanda bulundu mu onlara ihsan ettiği şeylerle beraber uzun bir ömür bağışlar.
- حق چو بخشش کرد بر اهل نیاز ** با عطا بخشیدشان عمر دراز
- Nimeti de ebedîdir onun, nimet ettiği de ebedîlik verir. O, ölüleri bile diriltir, ona baş vurun! 3165
- خالدین شد نعمت و منعم علیه ** محیی الموتاست فاجتازوا الیه
- Tanrı, lûtfetti mi o lûtuf, can gibi sana karışır, seninle bir olur. Âdeta sen o olursun, o, sen olur.
- داد حق با تو در آمیزد چو جان ** آنچنان که آن تو باشی و تو آن
- Sende ekmek ve suya iştah yoksa bu ikisi de olmaksızın sana tertemiz bir rızk verir yine.
- گر نماند اشتهای نان و آب ** بدهدت بی این دو قوت مستطاب
- Semizliğin gittiyse Tanrı, gayb âleminden lûtfeder, sana zayıflıkta bir gizli semizlik, şişmanlık verir.
- فربهی گر رفت حق در لاغری ** فربهی پنهانت بخشد آن سری
- O peri ve cine kokuyu gıda etmiş, meleklere can gıdası vermiştir.
- چون پری را قوت از بو میدهد ** هر ملک را قوت جان او میدهد
- Can nedir ki ona dayanıyorsun? Tanrı kendi aşkı ile seni diriltir. 3170
- جان چه باشد که تو سازی زو سند ** حق به عشق خویش زندهت میکند
- Ondan aşk diriliği iste, can isteme. O rızkı iste, ekmek dileme.
- زو حیات عشق خواه و جان مخواه ** تو ازو آن رزق خواه و نان مخواه