English    Türkçe    فارسی   

6
3461-3470

  • Bir alım satımda garaz, vasıta olur, satılan şeyi o överse bir Yusuf’u, üç arşın beze alırsın.
  • Can verme çağında da şeytan, vasıtalık eder, senden iman incisi alır.
  • Ahmak derhal o sıkışık zamanda bir ibrik suya imanını satıverir.
  • Halbuki o su ibriği değildir, bir hayalden ibarettir. O vasıtalık eden ibrik, ancak bir hile peşindedir. Bir kötülük yapmak ister.
  • Şimdi sağlam ve semizken bile doğru şeyi bir hayal için verip duruyorsun. 3465
  • Çocuk gibi her an madendeki inciyi satıp yerine ceviz almaktasın.
  • Ecel gününün o hastalığında böyle bir şeyi yaparsan şaşılmaz artık.
  • Hayalinde bir surettir coşmuştur. Fakat sınama zamanında ceviz gibi çürümüş bir şey.
  • O hayal ilk zuhur ettiği zaman dolunay gibidir. Ama sonunda yeni aya döner.
  • Önce bakınca onu sonra ne hale gelecekse öyle görürsen, aldanmaz, ondan kurtulursun. 3470