English    Türkçe    فارسی   

6
3825-3834

  • Dul kadınların arasına karışıp elini gizledi başını eğdi öylece durdu. 3825
  • Fakat padişah, yine tanıyıp sadaka vermedi. Hocanın mahrumiyetten yüreği yandı.
  • Sonunda bir kefenciye gitti. Dedi ki: beni bir kilime sar yol üstüne koy.
  • Hiç ağzını açma, yalnız Sadr-ı cihan’ın buradan geçmesini bekle.
  • Belki görünce ölü sanır da kefen parası almak üzere bir şey verir.
  • Ne verirse yarısını sana veririm. Kefenci para gözler bir yoksuldu dediğini kabul etti. 3830
  • Onu bir kilime sarıp yol üstüne koydu. Padişahın yolu oraya düştü.
  • Kilimin üstüne bir miktar altın attı. Hoca, hemen aceleyle kilimden elini çıkarıp altınları aldı.
  • Kefencinin almasına, verilen altınları gizlemesine meydan bile bırakmadı o aceleci adam.
  • Ölü, kilimden elini uzatıp paraları aldıktan sonra başını kilimden çıkardı.