English    Türkçe    فارسی   

6
4028-4037

  • Saka su getirdi; güneş doğdu…
  • Dün gece bir tencere kaynattılar; içindekiler güzelce pişti, helmelendi…
  • Ekmekler tuzsuz; felek, aksine dönmede… 4030
  • Başım ağrıyor; başımın ağrısı geçti gibi bir şey söylese hep başka şey kastederdi.
  • Birini övse onu över, birinden şikayetlense onun ayrılığını anlatmış olurdu.
  • Yüz binlerce ad söylese maksadı, dileği hep Yusuf’tu.
  • Acıkırsa onun adını söylerdi. Tok olursa onunla duyar, onun kadehinden sarhoş olurdu.
  • Susuzluğu onun adıyla geçerdi. Batıni şerbeti onun adıydı. 4035
  • Derdi oldu mu onun yüce adıyla derhal derdi yatışırdı.
  • Hatta kış vakti sevgilisinin adı ona kürk kesilirdi. Sevda aleminde sevgilisinin adı bu işi işler işte.