- İçinden nasibine ermek için bu sıkıntıya uğramam lazımmış. Halbuki abıhayat, benim meyhanemdeymiş. 4325
- گفت بد موقوف این لت لوت من ** آب حیوان بود در حانوت من
- Yürü, ben yüce bir nimete nail oldum. Kendimi müflis sanıyordum, o körlüğe rağmen bu nimeti buldum.
- رو که بر لوت شگرفی بر زدم ** کوری آن وهم که مفلس بدم
- İster bana ahmak de, ister aşağılık bir adam. O define benim oldu ya, sen dilediğini söyle.
- خواه احمقدان مرا خواهی فرو ** آن من شد هرچه میخواهی بگو
- Ben şüphesiz olarak muradımı gördüm. A kötü ağızlı, sen ne istersen söyle.
- من مراد خویش دیدم بیگمان ** هرچه خواهی گو مرا ای بددهان
- Ey ulu er, sen bana dertli de. Sence dertliyim ama kendimce hoşum ben.
- تو مرا پر درد گو ای محتشم ** پیش تو پر درد و پیش خود خوشم
- Eğer bu iş aksine olsaydı da sana gül bahçesi, bana hor hakir bir yet kesilseydi ne yapardım, vay bana dedi. 4330
- وای اگر بر عکس بودی این مطار ** پیش تو گلزار و پیش خویش راز
- Aşağılık bir adam, bir gün yoksulun birine dedi ki: Burada seni kimse bilmiyor.
- گفت با درویش روزی یک خسی ** که ترا اینجا نمیداند کسی
- Yoksul, "Yabancıyım, bilmiyebilir. Fakat ben kim olduğunu biliyorum ya.
- گفت او گر مینداند عامیم ** خویش را من نیک میدانم کیم
- İş aksi olsaydı, dertlere, yaralara uğr asaydı m, o görseydi de ben kör olsaydım, kendimi görmeseydim ne yapardım?
- وای اگر بر عکس بودی درد و ریش ** او بدی بینای من من کور خویش
- İstersen beni ahmak say. Ahmağım, fakat talihini iyi. Talihli olmak, inattan, ısrardan daha iyidir.
- احمقم گیر احمقم من نیکبخت ** بخت بهتر از لجاج و روی سخت