- Utancımı yırttım, paraladım mı hiç olmazsa sırrımı açık söylerim. Ne zamana dek bu sabır, ne zamana dek bu mihnet ve titreyiş?
- چون بدرد شرم گویم راز فاش ** چند ازین صبر و زحیر و ارتعاش
- Saçak gibi âr ve hayâ altında gizlendim kaldım. Birdenbire şu yorganın altından bir sıçrayayım. 575
- در حیا پنهان شدم همچون سجاف ** ناگهان بجهم ازین زیر لحاف
- Yoldaşlar, sevgili, yolları bağladı. Biz topal ceylânlarız, o avlanan bir aslan.
- ای رفیقان راهها را بست یار ** آهوی لنگیم و او شیر شکار
- Ona teslim olmak, emrine boyun eğmekten başka, böyle bir kan döken erkek aslana karşı ne çaremiz var?
- جز که تسلیم و رضا کو چارهای ** در کف شیر نری خونخوارهای
- O, güneş gibi ne uyumakta, ne bir şey yemekte. Ruhları da uyutmamakta,ruhlara da bir şey yedirmemekte.
- او ندارد خواب و خور چون آفتاب ** روحها را میکند بیخورد و خواب
- Gel demekte, ya ben ol, ya benim huyumla huylan da sana tecelli edeyim, yüzümü gör.
- که بیا من باش یا همخوی من ** تا ببینی در تجلی روی من
- Görmediysen neden böyle çıldırdın... Topraktan neden dirilmeyi istiyorsun? 580
- ور ندیدی چون چنین شیدا شدی ** خاک بودی طالب احیا شدی
- Mekânsızlık mekânından sana ot vermeseydi can gözün, o tarafa dikilir kalır mıydı hiç?
- گر ز بیسویت ندادست او علف ** چشم جانت چون بماندست آن طرف
- Kedi, delikten rızıklanır da onun için delik başında bekler durur.
- گربه بر سوراخ زان شد معتکف ** که از آن سوراخ او شد معتلف
- Başka bir kedi de damlarda gezinir.Çünkü kuş avlar, onunla rızıklanır.
- گربهی دیگر همیگردد به بام ** کز شکار مرغ یابید او طعام