Tavus kuşları gibi kanatlarınızı gösterin, sarhoş olun, baş çekin, ululanın.
همچو طاووسان پری عرضه کنید ** باز مست و سرکش و معجب شوید
Fakat çarık nasıl Eyaz’ın mumu ise siz de arada bir o çirkin ayaklarınıza bakın.
ننگرید آن پای خود را زشتساز ** همچو چارق کو بود شمع ایاز
Benlikle sol taraf ehlinden olmayasınız diye kulağınızı çekmek için sabahleyin yüz gösteririm der.
رو نمایم صبح بهر گوشمال ** تا نگردید از منی ز اهل شمال
Bunu bırak da bu söz uzundur. Kün emri sözü uzatmayı nehyetmiştir.685
ترک آن کن که درازست آن سخن ** نهی کردست از درازی امر کن
Mustafa aleyhisselâm’ın ,gönlümdekini biliyor mu,yoksa söylenen bir sözü mü taklit ediyor diye anlamak için,Allah razı olsun, Ayşeyi sınaması ve “Neden gizleniyorsun?Gizlenme. Kör,seni görmüyor ki” demesi.
امتحان کردن مصطفی علیهالسلام عایشه را رضی الله عنها کی چه پنهان میشوی پنهان مشو که اعمی ترا نمیبیند تا پدید آید کی عایشه رضی الله عنها از ضمیر مصطفی علیه السلام واقف هست یا خود مقلد گفت ظاهرست
Peygamber, sınamak için “O kadar gizlenme, o seni görmüyor ki” dedi.
گفت پیغامبر برای امتحان ** او نمیبیند ترا کم شو نهان
Ayşe elleriyle işaret ederek “O görmüyor ama ben onu görüyorum ya” demek istedi.
کرد اشارت عایشه با دستها ** او نبیند من همیبینم ورا
Bu öğüt vericinin sözlerinin benzetmelerle, örneklerle dolu olması, aklın, ruhun güzelliğine karşı kıskançlığından onu göstermek istemeyişinden ileri gelir.
غیرت عقل است بر خوبی روح ** پر ز تشبیهات و تمثیل این نصوح
Ruh, bu kadar gizliyken akıl, neden bu derece de onu kıskanır?
با چنین پنهانیی کین روح راست ** عقل بر وی این چنین رشکین چراست
Onun nuru, kendi yüzünü örtmüştür. A kıskanç, kimden gizliyorsun?690
از که پنهان میکنی ای رشکخو ** آنک پوشیدست نورش روی او
Bu güneş, yüzünü örtmeden seyredip durmada. Fakat onun şiddetli nuru, yüzüne perde olmada.
میرود بیرویپوش این آفتاب ** فرط نور اوست رویش را نقاب