- Şair dedi ki: Doğru ama Yezit’in devri nerede? Bu yas buraya ne kadar da geç gelmiş?
- گفت آری لیک کو دور یزید ** کی بدست این غم چه دیر اینجا رسید
- Körler bile o kötülükleri gördüler, sağırların kulakları bile o hikâyeleri duydu.
- چشم کوران آن خسارت را بدید ** گوش کران آن حکایت را شنید
- Siz şimdiye kadar uyuyor muydunuz ki şimdi yas tutuyor, elbisenizi yırtıyorsunuz? 795
- خفته بودستید تا اکنون شما ** که کنون جامه دریدیت از عزا
- Ey uykuya dalanlar, kendinize ağlayın! Çünkü bu ağır uyku, çok kötü bir ölüm.
- پس عزا بر خود کنید ای خفتگان ** زانک بد مرگیست این خواب گران
- Allah’ya mensup ruh, zindandan kurtuldu. Neden elbisenizi yırtalım, niçin elimizi ısırıp duralım?
- روح سلطانی ز زندانی بجست ** جامه چه درانیم و چون خاییم دست
- Onlar ,din sultanlarıydı. Bağı kırdıkları zaman onlara sevinç çağıdır.
- چونک ایشان خسرو دین بودهاند ** وقت شادی شد چو بشکستند بند
- Devlet saymanına uçup gittiler; tomruğu,zinciri çözüp attılar.
- سوی شادروان دولت تاختند ** کنده و زنجیر را انداختند
- O gün devlet günüdür, güzellik ve saltanat günüdür. Bir zerrecik anlasan, bilsen bunun böyle olduğunu tasdik edersin? 800
- روز ملکست و گش و شاهنشهی ** گر تو یک ذره ازیشان آگهی
- Bilmiyor, anlamıyorsan yürü, kendine ağla. Çünkü göçmeyi mahşeri inkâr ediyorsun.
- ور نهای آگه برو بر خود گری ** زانک در انکار نقل و حشری
- Kendi harap dinine, harap gönlüne ağla ki bu eski topraktan başka bir şey görmüyor.
- بر دل و دین خرابت نوحه کن ** که نمیبیند جز این خاک کهن