- Baykuşun yeri yurdu yıkık yerlerdir. Onun için doğana kâfirce kızmadalar.
- جغد را ویرانه باشد زاد و بود ** هستشان بر باز زان زخم جهود
- Neden o diyarı hatırlıyorsun? Neden padişahın köşkünü, bileğini anıyorsun?
- که چرا می یاد آری زان دیار ** یا ز قصر و ساعد آن شهریار
- Baykuşların köyünde gevezelik ediyor, buraya bir kargaşalıktır salıyorsun. 960
- در ده جغدان فضولی میکنی ** فتنه و تشویش در میافکنی
- Feleğin üstündeki esir bile, yuvamıza haset ederken sen oraya yıkık yer diyor, orayı hor görüyorsun.
- مسکن ما را که شد رشک اثیر ** تو خرابه خوانی و نام حقیر
- Deli oldun galiba ki baykuşların seni padişah ve başbuğ yapmaları hevesine kapıldın.
- شید آوردی که تا جغدان ما ** مر ترا سازند شاه و پیشوا
- Vehme, sevdaya kapılıp dönmede, dolaşmada, bu cennete virane adını takmadasın.
- وهم و سودایی دریشان میتنی ** نام این فردوس ویران میکنی
- Kötü huylu herif, bu delilik, bu saçma fikirler, kafadan çıkıncaya kadar kafana vuracağız senin.
- بر سرت چندان زنیم ای بد صفات ** که بگویی ترک شید و ترهات
- Bu sözlerle onu doğuya karşı çarmıha geriyorlar, elbiselerini soyup çıplak vücudunu diken dallarıyla dövüyorlar. 965
- پیش مشرق چارمیخش میکنند ** تن برهنه شاخ خارش میزنند
- Bedeninden yüzlerce kan ırmağı fışkırmada. Öyle olduğu halde “Ahad” diyerek baş koymada.
- از تنش صد جای خون بر میجهد ** او احد میگوید و سر مینهد
- Dinini gizle, melûn kâfirlerden sırrını sakla diye öğütler verdim.
- پندها دادم که پنهان دار دین ** سر بپوشان از جهودان لعین