English    Türkçe    فارسی   

6
968-977

  • Fakat o âşık, kıyamete ulaşmış... Ona tövbe kapısı kapanmış.
  • Hem âşıklık, hem tövbe, hem de sabretme imkânı. Bu, pek imkânsız bir şeydir canım efendim.
  • Tövbe bir kurtçağızdır, aşksa bir ejderhaya benzer. Tövbe, halkın sıfatıdır, aşksa Allah sıfatı. 970
  • Aşk, kimseye niyazı ve ihtiyacı olmayan Allah’nın vasıflarındandır.Ondan başkasına âşık olma, geçici bir hevestir.
  • Çünkü mecazi aşk, altınlarla bezenmiş bir güzelliktir. Görünüşü nurdur, fakat içi dumandır.
  • Nur gitti de duman meydana çıktı mı mecazi aşk, derhal soğur, donar.
  • O güzellik aslına gider, beden kokmuş rüsvay, kötü bir halde kalır.
  • Ayın nuru da aya döndü mü duvardaki aksi gider, o duvar simsiyah kesilir. 975
  • O nakış, o boya gitti mi su ve toprak kalır. Ay olmayınca o duvar şeytan gibi bir hale düşer.
  • Kalp altının yüzünden altını gidince, o altın, kendi madenine dönünce,