English    Türkçe    فارسی   

2
3690-3739

  • Bir dirheminiz dört muradı da yerine getirir, dört düşman da uzlaşır, birliğe ulaşır, bir olur. 3690
  • Sizin sözleriniz savaşa, nifaka sebep olur. Fakat benim sözüm, sizleri birleştirir.
  • Siz susun, dinleyin de konuşma hususunda diliniz ben olayım.
  • Sizin sözünüz yüz türlüdür, eseriyse ancak savaş ve kızgınlıktan ibaret.
  • İğreti hararetin tesiri yoktur. Fakat insanın kendisinden olan hararet müessirdir.
  • Sirkeyi ateşte ısıtsan da yiyince yine bürudeti arttırır. 3695
  • Çünkü o hararet, iğretidir. Asli tabiatında bürudet ve keskinlik vardır.
  • Oğul, pekmez buz tutsa da yine yiyince ciğerdeki harareti fazlalaştırır.
  • Şu halde şeyhin riyası, bizim ihlâsımızdan daha yeğ. Çünkü o riya basiretten meydana gelmedir, bu ihlâs körlükten!
  • Şeyhin sözü, insana cemiyet-i hâtır verir, hasetçilerin nefesi ise tefrika.
  • Süleyman, Allah tecellisine uğrayınca bütün kuşların dillerini öğrenmiş oldu. 3700
  • Onun adalet devrinde ceylân, kaplanla uzlaşmış, savaşı bırakmıştı.
  • Güvercin doğanın pençesinden emindi, koyun kurttan çekinmiyordu.
  • Süleyman, düşmanlar arasında meyancılık etti, bütün kuşların arasında birlik husule geldi.
  • Sen bir karıncaya benzersin, tane toplamak için koşup durmaktasın. Fakat behey azgın. Süleyman buracıkta, sen ne arıyorsun?
  • Tane arayana tane, tuzaktır. Fakat Süleyman arayan hem Süleyman’ı bulur, hem taneyi elde eder. 3705
  • Bu ahir zamanda kuşlara bir an bile birbirlerinden aman yoktur.
  • Devrimizde de Süleyman var, bizi sulha kavuşturur, zulmümüzü giderir.
  • “Hiçbir ümmet yoktur ki aralarında bir korkutucu olmasın” ayetini oku.
  • Allah “ Hiçbir ümmet bulunamaz ki içlerinde bir Allah halifesi, bir himmet sahibi bulunmasın” dedi.
  • O halife, onların gönüllerini o kadar birleştirir gibi saflıktan hiçbir gıllügışları kalmaz. 3710
  • Hepsini ana gibi birbirini esirger bir hale getirir. Onun için Müslümanlara “Tek bir nefis” demiştir.
  • Onlar Allah Resulü yüzünden tek bir nefis oldular, yoksa her biri, öbürüne tam bir düşmandı.
  • Resul Sallâllahu Aleyhi Ve Sellem’in yüzünden Ensarın arasındaki aykırılık ve düşmanlığın kalması
  • Medinelilerin iki kabilesi vardı, birine Evs, öbürüne Hazrec denirdi. Âdeta bir kabile öbürünün kanına susamıştı.
  • Mustafa’nın yüzünden o eski kinleri İslâm ve sâflık nuruyla mahvoldu.
  • Önce o düşmanlar, bağdaki üzümler gibi kardeş oldular. 3715
  • “Şüphe yok, söz bundan ibaret; Müminler kardeştir” nasihatiyle de, bu nefesle de kardeşliği bıraktılar, tek bir ten oldular.
  • Üzümlerin suretleri kardeştir. Fakat sıktın mı tek bir üzüm suyu olur.
  • Korukla üzüm birbirine zıttır ama koruk, olgunlaşınca güzelleşir, tatlılaşır, iyi bir dost olur.
  • Koruk halinde kalan üzüme Allah ezelden kâfir demiştir.
  • Değil kardeşim değil… Artık o tek bir nefis olamaz. Azgınlıkta menhus bir mülhitten ibarettir. 3720
  • Ondaki gizli şeyleri bir söylesem âlemde fikirler fitneye düşer, karmakarışık olur.
  • Kör gâvurun sırrının anılmaması daha iyi. Cehennem dumanın İrem bağından uzak oluşu daha hoş!
  • Ne de olsa üzüm olmaya kabiliyetli korukların gönülleri, ehli dilin nefesleriyle birdir.
  • Hepsi üzüm olmaya koşarsa, sonunda ikilik kalkar, kin ve savaş kalmaz.
  • Hepsi de üzüm olup derilerini yırtarlar da birleşirler, vasıfları da birlik olur. 3725
  • Dost, düşman ikiliktedir. Fakat hiç, bir olan, kendisiyle savaşır mı?
  • Aferin, üstat Aklı Küll’e, yüz binlerce zerreye birlik bahşetti.
  • Yerde topak, topak dağınık topraklara benzerlerken testici, hepsini de birleştirdi, bir testi yaptı.
  • Gerçi suyla toprağın birleşmesi, nakıstır, can, buna benzemez.
  • Fakat burada apaçık bir misal getirsem korkarım aklın karışır. 3730
  • Süleyman şimdi de var ama biz uzağı görme neşesiyle onu göremiyoruz.
  • Uzağa bakış, insanı kör eder. Sarayda uyuyanın sarayı görmediği gibi.
  • Biz ince sözlere dalmışız, onlarla uğraşıp duruyoruz. Düğümleri çözme sevdasına tutulmuşuz.
  • Düğümleri bağlayıp çözdükçe şüpheye düşmeyi, cevap vermeye kalkışmayı uzatıp gideriz.
  • Tuzağın bağını gâh çözüp bağlayan, bu suretle bu işte maharet kazanan kuş gibi... 3735
  • Böyle kuş sahradan, çayırdan mahrumdur, ömrü düğümü açıp çözmede harcolur gider!
  • Filvaki hiçbir tuzağa zebun olmaz ama günden güne kanatları tutulur, uçmaz olur.
  • Bağ çözüp bağlamakla az uğraş da kanatların tutulmasın, uçmadan kalmayasın.
  • Yüz binlerce kuşun kanadı kırıldı da yine o ârızalı yerlerdeki tuzakları gidermedi.