Müflisin şahidi doğruluk olmalı ki nuru, söylemeden parıldasın (halini arzetmeden hali anlaşılan)” dedi.
صدق میخواهد گواه حال او ** تا بتابد نور او بیقال او
Arabın, orada su kıtlığı var sanarak çölleri aşıp Bağdat’a, halifeye bir testi yağmur suyu hediye götürmesi
هدیه بردن عرب سبوی آب باران از میان بادیه سوی بغداد به نزد خلیفه بر پنداشت آن که آن جا هم قحط آب است
Kadın dedi ki: “Doğruluk varlığından tamamı ile çıkıp arınarak, isteğini terk etmendir.
گفت زن صدق آن بود کز بود خویش ** پاک برخیزی تو از مجهود خویش
Testimizde yağmur suyu var. Malın, mülkün, sermayen bundan ibaret.
آب باران است ما را در سبو ** ملکت و سرمایه و اسباب تو
Bu su testisini al, git; padişahlar padişahın huzuruna var, armağan götür.2705
این سبوی آب را بردار و رو ** هدیه ساز و پیش شاهنشاه شو
De ki: Bizim bundan başka hiçbir malımız, mülkümüz yok. Çölde de bundan iyi su hiç yoktur.
گو که ما را غیر این اسباب نیست ** در مفازه هیچ به زین آب نیست
Padişahın hazinesi ağır elbiselerle doluysa da bunun gibi suyu yoktur. Bu su az bulunur.
گر خزینهش پر متاع فاخر است ** این چنین آبش نباشد نادر است
O testi nedir? Bizim mezar gibi cismimiz, içinde de bizim acı ve hislerimizin suyu var.
چیست آن کوزه تن محصور ما ** اندر او آب حواس شور ما
Ey Tanrı! “Tanrı, cennet karşılığına iman edenlerin canlarını, mallarını satın aldı” âyetindeki fazıl ve kereminden bizim bu küpümüzü, bu testimizi kabul et!
ای خداوند این خم و کوزهی مرا ** در پذیر از فضل الله اشتری
Bu beş duygudan meydana gelme beş lüleli testideki suyu her türlü murdar şeylerden, her çeşit pisliklerden temiz tut.2710
کوزهای با پنج لولهی پنج حس ** پاک دار این آب را از هر نجس
Bu suretle şu testinin denize bir menfezi olsunda testim deniz huyuyla huylansın.
تا شود زین کوزه منفذ سوی بحر ** تا بگیرد کوزهی من خوی بحر