English    Türkçe    فارسی   

4
1141-1150

  • Ne edepleri başkalarının edepleri gibidir. Ne hiddetleri, azapları başkalarının hiddeti, azabı gibidir. Uykuları da başkadır, kıyasları da, sözleri de!
  • Her birerinin başka bir nuru, feri var... Can kuşları uçar ama başka bir kanatla uçar!
  • Gönül, onların halini andıkça titrer durur... Onların işleri, bizim işlerimize kıbledir!
  • Onların kuşlarının yumurtası altındandır... Camları, gece yarısı, seher çağını görür!
  • O kavmin iyiliğini canla başla ne kadar söylersen söyleyeyim, noksan söylemiş olur; onları noksan övmüş olurum! 1145
  • Ey ulular, Mescid-i Aksâ yapın; çünkü Süleyman yine geldi vesselam!
  • Bu devlerden, perilerden baş çeken olursa, bütün melekler, onları tutar, bağlar, tomruğa vurur!
  • Dev, bir an bile hileye düzene girişir de eğri büğrü yürürse derhal başına şimşek gibi bir kamçıdır gelir!
  • Sen de Süleyman’a benze de, devlerin, yapına yardım etsinler, taş kessinler!
  • Süleyman gibi vesvesesiz, hilesiz ol da cinle dev, senin de buyruğuna uysun! 1150