- Hırsız ve kalpazan, nura düşmandır vesselâm... Ey feryada yetişen Allah, sen feryadımıza yetiş!
- دزد و قلابست خصم نور بس ** زین دو ای فریادرس فریاد رس
- Hüsameddin, bu dördüncü deftere nurlar saç! Çünkü güneş de dördüncü kat gökten doğar, âlemi nurlara gark eder. 30
- روشنی بر دفتر چارم بریز ** کفتاب از چرخ چارم کرد خیز
- Sen de bu dördüncü defterle âlemlere güneş gibi nurlar saç da şehirlerle ülkelere parlarsın, her tarafı nura gark etsin!
- هین ز چارم نور ده خورشیدوار ** تا بتابد بر بلاد و بر دیار
- Bu kitap, masal diyene masaldır... Fakat bu kitapta halini gören, bu kitapla kendini anlayan kişi de erdir!
- هر کش افسانه بخواند افسانه است ** وآنک دیدش نقد خود مردانه است
- Mesnevi, Nil ırmağının suyudur... Kıptiye kan görünür ama Musa kavmine kan değildir, sudur!
- آب نیلست و به قبطی خون نمود ** قوم موسی را نه خون بد آب بود
- Bu sözün düşmanı, şimdi gözüme şöyle görünmede... Cehenneme baş aşağı düşmüş!
- دشمن این حرف این دم در نظر ** شد ممثل سرنگون اندر سقر
- Ey Hak Ziyası, sen onun halini gördün... Hak, sana, onun işlerine karşılık verdiği cevabı gösterdi! 35
- ای ضیاء الحق تو دیدی حال او ** حق نمودت پاسخ افعال او
- Gayb âlemini gören gözün, gayb âlemi gibi üstattır. Bu görüş, bu ihsan, şu âlemden eksik olmasın!
- دیدهی غیبت چو غیبست اوستاد ** کم مبادا زین جهان این دید و داد
- Bizim halimiz olan şu hikâyeyi burada tamamlarsan yakışır.
- این حکایت را که نقد وقت ماست ** گر تمامش میکنی اینجا رواست
- Adam olmayanları, adam olanların hatırı için bırak; hikâyeyi bitir, hikâyeye son ver!
- ناکسان را ترک کن بهر کسان ** قصه را پایان بر و مخلص رسان