- Ağaç da cennet ehliyle konuşur, söz söyler, meyve de, akan duru sular da!
 
		    - هم درخت و میوه هم آب زلال ** با بهشتی در حدیث و در مقال
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
                 
	         
	         
	         
	         
	         
		 
		 
		    
		    - Çünkü cenneti aletle yapmamışlardır ki... Orası amellerden, niyetlerden yapılmadır.   475
 
		    - زانک جنت را نه ز آلت بستهاند ** بلک از اعمال و نیت بستهاند
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Bu yapı ölü sudan, ölü topraktan yapılmıştır; o yapı diri ibadetlerle kurulmuştur.
 
		    - این بنا ز آب و گل مرده بدست ** وان بنا از طاعت زنده شدست
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Bu aslına benzer, dağınıklıklarla doludur... O da aslı olan ilme, amele benzer!
 
		    - این به اصل خویش ماند پرخلل ** وان به اصل خود که علمست و عمل
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Oradaki taht da, köşk de, taç da, elbise de cennet ehline sorular sorar, cevaplar verir!
 
		    - هم سریر و قصر و هم تاج و ثیاب ** با بهشتی در سال و در جواب
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Döşemesi, döşeyen olmaksızın döşenmiştir... O ev, süpürgesiz süpürülmüş, temizlenmiştir!
 
		    - فرش بیفراش پیچیده شود ** خانه بیمکناس روبیده شود
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
                 
	         
	         
	         
	         
	         
		 
		 
		    
		    - Gönül evine bak! Gamla tozlandı mı süpürgeci olmaksızın tövbeyle süpürülür, arınır.   480
 
		    - خانهی دل بین ز غم ژولیده شد ** بیکناس از توبهای روبیده شد
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - O yurdun tahtı, kimse taşıyıp götürmeksizin gider yürür... Kapı halkası da güzel seslerle şarkılar söyler, çalgılar çalar, kapı da!
 
		    - تخت او سیار بیحمال شد ** حلقه و در مطرب و قوال شد
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Gönülde de o ebediyet yurdu olan cennetin diriliği var... Fakat ne fayda, dilime gelmiyor ki, söyleyemiyorum ki!
 
		    - هست در دل زندگی دارالخلود ** در زبانم چون نمیآید چه سود
 
		  
		 
	       
	       
	       
	    
	  
	    
	       
		 
	         
		 
	         
		 
		 
		 
		    
		    - Süleyman her sabah çağı halkı irşad için mescide girdi mi,
 
		    - چون سلیمان در شدی هر بامداد ** مسجد اندر بهر ارشاد عباد