English    Türkçe    فارسی   

5
3641-3650

  • Ey emniyetli dost, bunun gibi yüz binlerce haller gelir, sonra yine geldiği gibi gayp âlemine gider.
  • Her günün hali, düne benzer. Ahval, ırmak gibi akar durur, onu bağlıyacak hiçbir şey yoktur.
  • Her günün neşesi, bir başka çeşittir. Her günün düşüncesinde bir başka eser vardır.
  • İnsanın bedeni, bir konuk evine, çeşitli düşünceler de ayrı ayrı konuklara benzer. Arif, o neşeli ve gamlı düşüncelere razıdır, âdeta gariplerin hatırını hoş eden Halil Peygambere benzer. Onun kapısı da konuğu ağırlamak için daima kâfire de açıktı, mümine de, emin olana da açıktı, haine de. Bütün konuklara güler yüz gösterirdi.
  • Delikanlım, bu denen bir konuk evidir. Her sabah, oraya koşa koşa bir yeni konuk gelir.
  • Sakın bu, benim boynumda kaldı deme. Şimdicik yine uçar, yokluk âlemine gider. 3645
  • Gayb âleminden gönlüne ne gelirse konuktur, onu hoş tut.
  • Bir eve konuk geldi. Ev sahibinin karısı, yağmur başladı, konuk boynumuzda kaldı dedi.
  • Birisine ansızın konuk geldi. Ev sahibi, konuğunu gerdanlık gibi boyuna taktı.
  • Sofra çıkardı, ağırladı. O gece mahallelerinde sünnet düğünü vardı.
  • Erkek, kadınına gizlice dedi ki: Bu gece iki yatak ser.
  • Bizim yatağımızı kapı yanına yap, konuğun yatağını da öbür tarafa. 3650